Ne hazindir ki masum bir çevreci tepkisi ile başladığı iddia edilen olaylar kontrolden çıktı veya çıkarıldı. Bu olaylarda sınır tanımadan savundukları gerekçelere aykırı olarak, her türlü pislik ve kepazelik yapılmış durumda. Ağacı savundular ancak ağaçları söktüler, çevreciliği savundular ancak çevreyi en rezil şekilde kirlettiler, hakkı hukuku savundular ancak en büyük haksızlık ve hukuksuzluğu yaptılar, özgürlüğü savundular ancak kendileri başörtülü insanları tekmelediler ezdiler kırdılar, hürriyetleri savundular kendilerine tepki gösteren muhafazakar ve devlet yanlısı insanların hürriyetini her gün ve saat çiğnediler, mahalle baskısı dediler ancak tava ve tencere ile tüm mahalleyi rezil ettiler her türlü gürültü ve rezilliği sergilediler, masumiyet deliler altından ne idiğü belirsiz ajanlar çıktı, uzlaşma diyalog dediler ancak polisi ve iyi niyetli insanları taşladılar, monotof ile yakmaya kalktılar; din iman dediler ancak Allah'a ve İslama küfrettiler, camileri kirlettiler işgal ettiler her tarafını alkole boğdular.... işte tüm bunlarla da yetinmediler adliyeleri işgale kalktılar.
Evet hakkın ve hukukun, adalet ve özgürlüğün savunucusu olduklarını söyleyenler adliyeleri işgal etmeye kalktılar, Anayasal düzeni değiştirmeye, hükümeti düşürmeye teşebbüs ettiler. Halkı kin ve nefrete sevk ettiler. Ayrımcılık yaptılar, diğer meslektaşların özgürlük ve mesleki haklarına tecavüz ettiler. Teröristlik yapan ülkeyi bölmeye çalışan çapulcu, bilmem kendine ne diyenleri desteklediler ve halkı bu yönde galeyana getirerek suç işlediler. Şimdi bu insanlar gözaltına alında diye kıyamet koparıyorlar.
Bu yapılanlar karşısında biraz vicdanı, insafı, hissiyatı ve imanı olan herkes bu çapulcu güruhuna karşı çıkar. Şu anda bende sizlere tepki gösteriyorum derdi. Sizden değil, devlettenim, millettenim, Anadolu halkındanım, Müslümanım, muhafazakarım demeli. Edepsizliği, ahlaksızlığa, yağmaya, çapulculuğu, direnişçiliğe, teröristliğe, başkalarına uşak olmaya karşı çıkmalıdır. Gün saf belirleme günü, taraf olma günüdür. Taraf olmayan bertaraf olur. Tüm bunlar asla ve asla ayrımcılık olmayıp, halkı ve milleti bölmek olmayıp bilakis bütünleştirmek adına söylenen sözlerdir. Zira olaylar açık bir şekilde memleketi ve milleti bölmeye yumuşak lokma yaparak yutulmaya götürülmektedir. İşte bu zihniyete karşı bütünleşmek, birleşmek, netleşmek gerekir. Bunun için halkı, milleti, devleti uyarmak anlatmak, ikaz etmek bir borçtur. Ben ülkemin ve milletimin bir avuç çapulcu, direnişçi, terörist, ahlaksız ve edepsiz, dinsiz ve imansız tarafından bölünmesini uçuruma yuvarlanmasını istemiyorum. Birilerine peşkeş çekilmesini, müstemleke yapılmasını, sömürülmesini istemiyorum. Memleketimin kaynaklarının yağmalanmasını, milletimin köleleştirilmesini istemiyorum. Faiz ve borç belasından kurtulmak ve tüm millet olarak kalkınmak istiyorum. Bunları söylemek benim için milli ve manevi bir sorumluluktur. Aklı selim ile davranan herkesin aynı tepkiyi göstermesi gerekir.
Bu yüzden bende direnenlere direniyorum.....